1980 yılında Batman'da doğdu, ilk ve orta öğretimini burada tamamlayarak 1997 yılında Bursa'ya yerleşti. Sanatçının kitaplara olan tutkusu onu sahaflığa yöneltti. Kitaplarla daha fazla vakit geçirme imkanı buldukça, eserlerden aldığı ilhamla sanata yönelmeye karar verdi.
Bursa'nın çeşitli atölyelerinde desen dersleri almaya başlayarak 2006 yılında Dumlupınar Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü'ne girdi. Öğrenim hayatı boyunca çalışmaları üniversitenin karma sergilerinde yer aldı.
2021 yılında mezun olduktan sonra, Bandırma'da ilk sanat atölyesini kurdu. Sanatçı 2017 yılında açtığı kişisel sergisine kadar, arayışında olduğu imgeleri ve ifadeleri resmetmek için farklı yöntemler kullanarak çalışmalarını geliştirmeye odaklandı.
Bu süreçte, resim sanatı için alışılmadık olan, yaşamın içinden nesneleri yapı bozuma uğratarak, imgelemelerinin ifade potansiyelini artıran ve onlara yeni anlamlar yükleyen bir yaklaşım benimsedi.
Kazandığı bu ifade tarzıyla edebiyat, mitoloji ve güncel toplumsal hayata ait kavramlar arasında köprüler kurdu. " Hiçbir şeyin öznesi olmak! " adlı ilk kişisel sergisini Bandırma Barış Manço Kültür Merkezi'nde açtı.
Kişisel serginin ardından aynı üslup ve arayış doğrultusunda çalışmalarını sürdüren sanatçı, ilham aldığı kaynakları zenginleştirmek; kent yaşamını ve dokusunu daha yakından gözlemleyebilmek için İstanbul'da bir sanat atölyesi kurdu.
Çevre kirliliği, atık malzemeler ve kentin betonlaşması gibi güncel temalardan esinlenirken, zamanla evren, mitoslar, yaratılış, oluşum ve dönüşüm süreçlerini çalışmalarının öznesi haline getirmeye başladı. İmgelerini, edindiği düşünsel ve estetik referansları ile, gözlemlerini harmanlayarak tasvir ederken çalışmalarında plastik, poliüretan, katran gibi yapı malzemelerini kullanmaya karar verdi.
Çalışmalarında geçmişten günümüze kalan imgeleri zihninde tasarladıkları ile daha güçlü ifade etme arayışında olan sanatçı bu imgelerin günümüz dünyasını kuşatan anlamlarını yeniden ortaya çıkarma amacı gütmektedir.
Sanatçı daha özgür bir çalışma ortamı bulduğu Bandırma ve Erdek'te atölyesinde çalışmalarını sürdürmektedir.
"Çalışmaların ilk fikri çevre ve kirlilik olsa da kullandığım malzemeyi tanıdıkça fikir evrildi ve daha kapsayıcı bi konunun parçası haline geldi. Hem bir uyarı hem de bir müjde taşıyan; balçık, katran ve kaostan yükselen neneler gibi.
Bulduğum zemin 'Yeryüzünün Rengi' idi ve bu zemine yıllardır biriktirdiğim imgeleri yerleştirebilirdim. İmgeler ve nesneler katranlı yüzeyden yükselerek görünür olabilirdi." YUSUF AKYOL
Akoun, 1985 yılından beri sanat piyasası hakkında bilgi dünya lideri ile işbirliği içinde Belgelendirme.
Sanatçının değerlendirmesi Tablo 2024 | €300,00 ($342,24)
Sertifikasyon 26 Şub 2024 tarihinde Jacques-Armand Akoun tarafından kurulmuştur.
'Yeryüzünün Rengi', Beşiktaş Hüsrev Kethüda Hamamı’ndaYusuf Akyol’un "Yeryüzünün Rengi" resim sergisi, Ortaköy Tarihi Hüsrev Kethüda Hamamı’nda sergileniyor. Sergi, 15 Temmuz’a kadar ziyaret edilebilir.
DUVAR - Sanatçı Yusuf Akyol’un “Yeryüzünün Rengi” adlı resim sergisi İstanbul Beşiktaş’ta bulunan Ortaköy Tarihi Hüsrev Kethüda Hamamı’nda ziyaretçilerle buluşuyor. Akyol’un 2 yıllık çalışmasının sonuncunda tamamlanan "Yeryüzünün Rengi" resim sergisinde, katran, atık malzemeler, taş, toprak, kemik ve demirden yapılan tablolar yer alıyor.
Sergi, 15 Temmuz’a kadar devam edecek.
YUSUF AKYOL KİMDİR?
Yusuf Akyol, 1981 yılında Batman’da doğdu. Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde lisans eğitimini tamamladıktan sonra Bandırma’da “Masiva” adlı sanat atölyesini kurdu.
2017 yılında “Hiçbir şeyin öznesi olmak” adını taşıyan ilk sergisinde insanın tarihsel ve varoluşsal çelişkilerini ikonalar kullanarak ifade etmeye çalıştı. Sanatçı, 2019 yılından beri sanat faaliyetlerine İstanbul’da devam ediyor. (KÜLTÜR SANAT SERVİSİ)
